Lisanu'l-Arab. İbn Manzur
LİSÂNÜ’l-ARAB
(لسان العرب)
İbn Manzûr’un (ö. 711/1311) Arapça sözlüklerin en büyüklerinden olan ansiklopedik sözlüğü.
22 Zilhicce 689 (26 Aralık 1290) tarihinde eserini tamamlayan İbn Manzûr mukaddimesinde, önceki sözlükleri ya kelime sayısı fazla fakat tasnifi başarısız veya tasnifi güzel olmakla birlikte kelime sayısı az olmak üzere iki kategoride ele alıp eleştirmekte ve bu eksiklikleri gidermek üzere Tehzîbü’l-luğa (Ezherî), el-Muhkem (İbn Sîde), es-Sıhah (Cevherî), et-Tenbîh ve’l-îzâh ammâ vakaa fi’s-Sıhâh (İbn Berrî) ve en-Nihâye (Mecdüddin İbnü’l-Esîr) adlı sözlükleri temel kaynak olarak kullanmak suretiyle tasnif ve hacim bakımından daha mükemmel bir sözlük yazmak istediğini, bunu da Kur’an ve Sünnet’in dili olan Arapça’yı korumak için yaptığını açıklamaktadır.
İbn Manzûr Lisânü’l-Arab’a, mukaddimeden sonra biri Ezherî’nin Tehzîbü’l-luğa’sının sonunda yer alan, bazı sûrelerin başındaki hurûf-ı mukattaa ile ilgili, diğeri Harâllî’den naklen hece (alfabe) harflerinin mahreç ve sıfatlarına dair olmak üzere iki bölüm (bab) eklemiştir (İbrâhim el-Ebyârî, I, 363). Bölümlerin girişinde o bölümü oluşturan harfin mahreç ve sıfatları ile âlimlerin bu konudaki ihtilâfları çeşitli kaynaklardan aktarılarak verilmiştir.
Lisânü’l-Arab’da kelimeler “Sıhah” ekolüne göre düzenlenmiş, kelime köklerinin son harfleri “bab”, ilk harfleri “fasıl” adıyla alfabetik olarak dizilmiştir. Ortadaki harfler arasında da alfabetik sıra gözetilmiş, türemiş kelimeler ilgili kök altında yer almıştır. Buna göre köklerinin son harfi hemze olan kelimeler birinci bölümü, yâ olanlar da son bölümü oluşturmuştur.
Sözlükte kelimelerin anlamları âyet, hadis ve şiirden getirilmiş bol örneklerle (şevâhid) delillendirilmiştir. Örneklerin sadece anlam yönü değil sarf, nahiv, itikadî, fıkhî ve ahlâkî yönleri üzerinde de durulmuş, yer yer değişik lehçelere temas edilmiştir. Bazı şiir örneklerinin sadece Lisânü’l-Arab’da bulunması müellifin anılan beş temel kaynaktan başka eserlerden de yararlandığını göstermektedir.
Dil, tefsir, hadis, fıkıh, şahıs ve yer adları ile tarihî olaylar ve edebiyat tarihine dair verilen bilgiler Lisânü’l-Arab’a ansiklopedi niteliği kazandırmaktadır. Sözlüğün kök ve türev olarak 80.000 kelime ihtiva ettiği söylenir. Bilgisayarla yapılan sayıma göre eserde 6538 üçlü (sülâsî), 2548 dörtlü (rubâî) ve 187 beşli (humâsî) olmak üzere toplam 9273 kök kelime yer almaktadır (Ali Hilmî Mûsâ, s. 149).
Lisânü’l-Arab iç sıralamada bazan isimleri, bazan da fiilleri öne alması, yararlandığı kaynaklardaki bir kısım kelime veya mânaları kaydetmemesi, ayrıca bazı kelime ve mânaları ihmal etmesi, sadece Abbâsîler devrine kadarki edebî malzemeden faydalanılması, sonraki edebî ürünlerle halk ağzındaki kelimelere fasih kabul edilmediğinden yer verilmemesi gibi yönleriyle eleştirilmiştir (Hüseyin Nassâr, II, 571-572).
Eser ilk defa Fâris eş-Şidyâk’ın tashihiyle yirmi cilt olarak neşredilmiş (Bulak 1299-1308), daha sonra defalarca basılmıştır (I-XV, Beyrut 1955-1956, 1968; I-XV, Beyrut 1963; I-XX, Beyrut 1965 [Bulak baskısından ofset]; nşr. Yûsuf Hayyât - Nedim Mar’aşlî, I-IV, Beyrut 1970
Özellikle basıldıktan sonra ilim adamlarının dikkatini çeken Lisânü’l-Arab üzerinde ta‘lik, tashih, tenkit, ihtisar ve fihrist türünde birçok çalışma yapılmıştır. Sözlük daha önce Abdullah b. Muhammed ed-Demenhûrî (ö. 1027/1618) tarafından “Reşfü’d-darab min Lisâni’l-Arab” adıyla ihtisar edilmeye başlanmış, fakat tamamlanamamıştır. Abdullah İsmâil es-Sâvî eseri, Tehzîbü’l-Lisân ismiyle kelimeleri ilk harflerine göre alfabetik olarak dizip tehzip ve ihtisar etmiş (ilk beş cildi Kahire 1335), Muhammed en-Neccârî de aynı adla kelimeleri alfabetik sıraya göre dizmek suretiyle eseri tehzip ve ihtisar etmiş ve bazı ilâvelerde bulunmuştur. Abdülemîr Ali Mühennâ başkanlığındaki bir heyet sözlüğü Lisânü’l-Lisân Tehzîbü Lisâni’l-Arab ismiyle ihtisar etmiştir (I-II, Beyrut 1993).
Lisânü’l-Arab’ın hatalarının tashihine dair ilk çalışma, Muhammed el-Hüseynî’nin Bulak baskısının kenarına düştüğü tashih notlarıdır. İkinci çalışma, Ahmed Teymur Paşa’nın Tashîhu ağlatı Lisâni’l-Arab adıyla yazdığı eserdir (I-II, Kahire 1334-1343). Bu konuda bir diğer çalışma, Abdüsselâm Muhammed Hârûn’un Tahkikat ve tenbîhât fî Mu’cemi Lisâni’l-Arab’ıdır (Kahire 1399). Abdüssettâr Ahmed Ferrâc’ın Dımaşk Arap İlim Akademisi dergisinde çıkan makalelerinden (1960) sonra Tevfîk Dâvûd Kurbân da sözlükteki hatalara dair birçok makale yayımlamıştır. Fritz Krenkow, Lisânü’l-Arab’ın yarısı hacminde ta‘likat (tashih, tenkit ve tamamlama notları) yazdığı gibi Seyyid b. Ali el-Mersafî de Bulak baskısı üzerine eserin hacmine yakın ta‘likat kaleme almıştır (Ahmed Abdülgafûr Attâr, s. 201).
Lisânü’l-Arab’ın son zamanlarda yapılan baskılarına (Kahire 1979-1986; Beyrut 1986, 1408/1988) değişik fihrist / indeks ciltleri eklendiği gibi müstakil indeksleri de hazırlanmıştır. Mevlevî Abdülkayyum’un Bulak neşrini esas alarak hazırladığı indeks Lahor’da basılmıştır (1938). Yâsîn el-Eyyûbî, Mu’cemü’ş-şuarâ fî Lisâni’l-Arab adıyla sözlükte geçen şairlerin indeksini hazırlamış (Beyrut 1980), Halîl Ahmed Amâyire ve Ahmed Ebü’l-Heycâ da Beyrut 1968 baskısını esas alarak bilgisayar yardımıyla Lisânü’l-Arab’ın ayrıntılı bir indeksini yapmıştır (I-VII, Beyrut 1407/1987).
Hulusi Kılıç, “Lisanü’l-Arab” maddesi, TDVİA
Eseri PDF olarak indirmek için tıklayınız